Özel bebek tarama klinikleri 'anne adaylarını riske atıyor'
Radyografi Derneği (SoR), bazı ana cadde kliniklerinin niteliksiz uzman olmayan kişilerin bebek taramaları yapmasına izin vererek hayatları riske attığını uyardı.
Sendika, üyelerinin hamile kadınlara ciddi sağlık sorunlarının yanlış teşhis edildiğine ve tehlikeli tavsiyelerde bulunulduğuna tanık olduklarını söylüyor.
Diğer anne adayları ise, anormal bir durum nedeniyle hamileliği sonlandırmaları gerektiği söylenerek hastaneye gönderildiler ve bebeklerinin tamamen sağlıklı olduğunu gördüler.
Ultrason cihazı kullanan herkesin kendisine ultrason uzmanı diyebilmesi ve rutin 20 haftalık NHS kontrolünden önce bu hizmeti sunabilmesi (çoğunlukla güvence, hatıra veya cinsiyet belirleme taraması olarak satılması) endişe verici.
SoR'un Midlands bölge sorumlusu Elaine Brooks, "Bir keresinde özel bir klinikten hastaneye sevk edilen bir kadın vardı, sekiz veya dokuz haftalık hamileydi" diyor.
"Özel kliniğin ultrason teknisyeni, bebeğin kalp atışının olmadığını ve bebeğin çok, çok şekil bozukluğu olduğunu söyledi ve onu suni düşük için gönderdiler.
"Ağlayan kadının taramalarına başladık ve taramada kalp atışı olan dokuz haftalık güzel bir gebelik görüldü. Tamamen normaldi."
Kanaması olan ve ağrısı olan kadınların doktorlarına başvurmaları söylenmek yerine, taramalara kabul edildikleri yönünde haberler duyuldu.
Aynı zamanda tıbbi görüntüleme alanında profesyonel kuruluş olan sendika, bazı özel kliniklerde de kötü uygulama örnekleri görüldüğünü söylüyor:
- Spina bifida veya polikistik böbrekler gibi önemli fetal anormalliklerin gözden kaçırılması
- Döllenmiş yumurtanın rahim dışında yerleştiği ve teşhis edilemediği veya yanlış teşhis konulduğu dış gebelikler
- Cinsel istismar nedeniyle NHS'de çalışması yasaklanmış ve işten çıkarılmış olmasına rağmen özel bir ultrasonografçı olarak çalışmaya devam eden bir radyografçı
SoR Başkanı Katie Thompson, uygun şekilde eğitilmiş personel ile çek hizmeti sunan bazı "gerçekten harika" özel hizmetler olduğunu, ancak alışveriş merkezlerinde ve ana caddelerde bebeğin cinsiyetini ortaya çıkarmak için hediyelik fotoğraflar veya taramalar satan geçici kliniklerin artışından özellikle endişe duyduğunu söyledi.
Hamileliğin son dönemlerinde yapılan özel bir taramada bebeğin hala makat pozisyonunda veya rahimde popo üstü pozisyonda olduğunun tespit edilemediği başka bir vakadan haberdar olduğunu söyledi. Anne hemen NHS'ye sevk edilmedi ve bebek daha sonra hayatını kaybetti.
SoR, İngiltere'de sonografçılığın diyetisyen, ayak hastalıkları uzmanı, sanat terapisti veya radyografçı ile aynı şekilde korunan bir meslek unvanı haline gelmesini istiyor.
Bu, yalnızca uygun niteliklere sahip ve düzenleyici bir kuruma kayıtlı olanların bu iş tanımını kullanmasına izin verileceği anlamına gelir.
Birçok özel ultrasonografi uzmanı zaten kalifiye ebe veya radyografi uzmanıdır ve özel eğitim kursları da mevcuttur, ancak bu şu anda yasal bir zorunluluk değildir.
Thompson, anne adaylarının özel kliniklere gidip çalışanlarının Sonografi Eğitimi Konsorsiyumu (CASE) tarafından akredite edilmiş bir kursa katılıp katılmadıklarını sormaları gerektiğini söylüyor.
Hastalar ayrıca diğer temel kontrolleri de yapabilirler; örneğin kliniğin ne kadar süredir faaliyette olduğunu, İngiltere'deki Bakım Kalite Komisyonu'na (CQC) kayıtlı olup olmadığını ve düzenleyici kurum tarafından en son ne zaman denetlendiğini sorabilirler.
Thompson ayrıca yorumları kontrol etmeyi ve arkadaşlarınızdan, ailenizden, ebelerden ve pratisyen hekimlerden tavsiye ve öneriler istemeyi öneriyor.
Bireysel sonografçılar, halkın belirli standartların karşılanıp karşılanmadığını görmek için arama yapabileceği Klinik Teknisyenler Kaydı'na katılmaya karar verebilirler, ancak yine katılım gönüllülük esasına dayanır.
Sağlık ve Sosyal Bakım Profesyonel Standartları Kurumu yakın zamanda bu sicil üzerinde bir kamu yararı testi gerçekleştirdi ve hükümete, "risklerin yeterince yüksek göründüğünü" ve ultrasonografi uzmanları için daha sıkı bir düzenlemeye ihtiyaç olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini belirten bir mektup yazdı.
CQC, birçok kliniğin iyi kalitede bakım sağladığını, ancak personel eğitimi, onam politikaları ve olağandışı bulguların artmasına yönelik prosedürler konusunda endişeleri olduğunu belirterek "bazılarının iyi kalitede bakım sağlamadığı konusunda endişeli olduklarını" söyledi.
Denetimlerinde endişelerin tespit edilmesi halinde "sağlayıcıların sorumlu tutulacağını ve personelin yeterli eğitime sahip olmasını sağlamak için eylemin gerekli olduğunun açıkça belirtileceğini" söyledi.
Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, hastaların güvenliğinin en üst düzeyde tutulduğu ve tüm sağlık çalışanlarının düzenlemelerinin gözden geçirildiği belirtildi.
Sözcü, "Bu konuda meslek kuruluşlarından gelecek her türlü öneriyi dikkatle değerlendireceğiz" dedi.
BBC
