Grip: Öncelikli vaka değilseniz nasıl aşı olabilirsiniz?

Ani yorgunluk, baş ağrısı, kas ağrıları... Her kış Fransa'da 2 ila 6 milyon kişi gribe yakalanıyor. Her yaştan insanı etkileyebilen viral bir enfeksiyon. 14 Ekim'den bu yana aşı kampanyası devam ediyor ve en savunmasız gruplara öncelik veriliyor. Peki ya diğerleri? Öncelikli grupta değilseniz aşı olabilir misiniz? Cevap evet.
"Eczanelere bağlı, ancak çoğu zaman aşı randevusuz yapılıyor. Reçete gerekmiyor: Sadece alerji gibi bir kontrendikasyon olmadığını kontrol ediyoruz ve ardından size bir aşı sertifikası veriyoruz," diye açıklıyor Angoulins'de (Charente-Maritime) eczacı olan Christine Salavert Grizet ve aşının doktorunuzun muayenehanesinde de yapılabileceğini belirtiyor.
Süreç hızlı ilerlese de, maliyet öncelikli olmayan yetişkinlerin mali sorumluluğundadır. Korunmasız grupların aksine, aşının ücretini kendileri ödemek zorundadırlar. Ulusal sağlık sigortasına göre, yalnızca 2-17 yaş arası çocuklar %65'e kadar kısmi geri ödeme almaya hak kazanmaktadır.

"Burada enjeksiyon için 5 avro alıyoruz (ücret genellikle eczaneye bağlı olarak 6 ila 10 avro arasında değişiyor, editörün notu). Ancak kişi sağlık sigorta kartını ibraz ederse, işlemi dijital sağlık alanına kaydedebiliyoruz. Bu, doktorların aşı olduğunu bilmelerini ve kayıt tutmalarını sağlıyor," diye ekliyor eczacı.
Sağlık uzmanları bunun basit ama hiç de önemsiz bir hareket olmadığını vurguluyor. Christine Salavert Grizet, "Bir hafta yatağa bağımlı kalabilir, yorgunluk bir ay sürebilir" diye vurguluyor.
Aşı olmak her zaman hastalığa yakalanmanızı engellemez, ancak ciddi hastalık riskini azaltır. Public Health France'a göre, grip 2024 yılında 17.600 ölüme neden oldu; bu sayı, her yıl kaydedilen ortalama 10.000'in çok üzerinde. En büyük risk altında olanlar ise, komplikasyonların ciddi olabileceği 19 milyon savunmasız insan.
"Ciddi solunum yolu enfeksiyonları var. Kalp rahatsızlığınız varsa kalbiniz iflas edebilir; astımınız varsa boğulabilirsiniz. Diyabetiniz varsa, durumunuzu daha da kötüleştirebilir. Bu ciddi bir enfeksiyon," diye uyarıyor Christine Salavert Grizet. "Ayrıca hastaneye yatışlar, solunum yetmezliği ve bazen oksijen ihtiyacı da var. Bu basit bir soğuk algınlığı değil."
Bireysel korumanın ötesinde, aşı olmak aynı zamanda kolektif bir eylemdir. "Ne kadar çok insan aşılanırsa, salgını o kadar yavaşlatırız. Aksi takdirde, hastalığı başkalarına bulaştırırız. Yaşlı biriyle yaşamıyor olsanız bile, siz de hastalığa yakalanabilir, bir esnafa bulaştırabilir ve o da risk altındaki insanlara bulaştırabilir. Bu bir vatandaşlık görevidir," diye ısrar ediyor.
Şu anda, özellikle huzurevlerinde, sağlık çalışanları veya savunmasız gruplarla temas halinde olan personel için grip aşısı zorunlu değildir. Bu durum, özellikle 2026 Sosyal Güvenlik bütçe teklifindeki bir düzenlemenin, yılın ilk çeyreği gibi erken bir tarihte bu aşıyı zorunlu hale getirebileceği göz önüne alındığında, soru işaretlerini gündeme getirmektedir.
"Bugün bu zorunlu değil ve normal de değil. Bir bakıcı grip olup bunu bir huzurevinde başkalarına bulaştırırsa ölümler olabilir. Gerçekten büyük bir sorun var," diye yakınıyor eczacı.
BFM TV




